Ethereum ETF'nin birinci yılı: Durgunluktan refaha, kurumsal yatırımcı güveninde büyük artış

Üç ay önce, hatta Ethereum'un tutkulu savunucuları bile, Amerika'nın Ethereum borsa yatırım fonunun (ETF) birinci yıl dönümünü kutlayacağını hayal edemezdi. Ancak bugün, Ethereum ETF'si kendi parlayan anını yaşıyor; 23 Temmuz 2024'te ilk işlemlerine başladığından beri tam bir yıl oldu.

2025 Haziran'ında, Ethereum ETF'si tarihinin en iyi aylık performansını sergileyerek 3,5 milyar doların üzerinde bir fon girişi sağladı ve 2024 Aralık'ındaki 2,08 milyar dolarlık önceki zirveden %70 daha yüksek oldu. Temmuz ayındaki fon akışı daha da güçlüydü ve şu ana kadar 3 milyar doları aşarak Haziran'ı geçmesi bekleniyor. 18 Temmuz itibarıyla son iki hafta, en iyi fon net akış performansını gösterdi; ayrıca ardışık on hafta boyunca herhangi bir net çıkış yaşanmaması, 52 haftalık süre zarfında bir ilk oldu.

Ancak, Ethereum ETF'sinin gelişimi sorunsuz değil.

2024 Mayısında, Amerikan düzenleyici kurumları Ethereum ETF'sini onayladı, aynı yıl 23 Temmuz'da resmi olarak işlem yapmaya başladı, o zaman piyasa tepkileri karışıktı. Sonuçta Bitcoin ETF'si çoktan yılın başında tüm dikkatleri üzerine çekmişti, Ethereum ETF'sinin sahneye çıkışı pek heyecan verici görünmüyordu: fiyat hareketleri durgundu, ilgi giderek azalıyordu, lansman döneminde de büyük ölçekli bir sermaye akışı görülmedi.

Aslında, bazı erken aşama fon akışları net çıkış durumu bile göstermektedir.

Önceki 39 haftalık işlemlerde, Ethereum ETF'si yalnızca 15 hafta net para girişi sağladı; oysa son 14 haftaya bakıldığında, 13 hafta net girdi gösterdi, son üç aydaki yön değişikliğinin büyüklüğü gözler önüne seriliyor.

2025 yılı 21 Temmuz itibarıyla, ABD'deki tüm Ethereum ETF'lerinin varlık yönetim büyüklüğü (AUM) 19 milyar doları aşarak, iki ay önceki yaklaşık 9.6 milyar dolardan iki katına çıkmıştır.

Sadece ETF değil, kurumsal yatırımcıların Ethereum'a olan ilgisi "Ethereum rezerv varlığı" biçiminde hızla artıyor.

2 Haziran 2025'te, bir oyun şirketi Ethereum'u stratejik rezervlerine dahil edeceğini duyuran ilk ABD halka açık şirketi oldu. Kripto dünyası, birçok halka açık şirketin Bitcoin'i bilançosuna dahil etmesini izlerken, Joe Lubin Ethereum'u "rezerv varlık partisine" taşıdı.

Ethereum'un kurucu ortağı, bir şirketin kurucusu ve CEO'su olarak Lubin, bu oyun şirketinin yönetim kuruluna katıldı ve başkanlık yaptı, şirketin 425 milyon dolarlık Ethereum stratejik rezervini yönetti.

Bu rezerv varlık planının başlatılmasından bu yana, bu oyun şirketi dünya çapında en büyük kurumsal Ethereum sahibi haline geldi ve 360,807 ETH tutuyor, mevcut fiyatlarla değeri 1.3 milyar dolardan fazla. Ayrıca, şirket ek olarak 4.13 milyon dolar fon topladı ve elindeki Ethereum'u stake ederek toplamda 567 ETH ödül kazandı.

Bununla birlikte, şirket, ABD SEC'ye sunduğu ek halka arz belgesinde, halka arz edilebilir adi hisselerinin miktarını başlangıçta beyan edilen 1 milyar dolardan 5 milyar dolara yükseltmesini talep etti.

Ancak, Ethereum rezerv varlıkları alanında yeni bir girişim, onunla yoğun bir rekabete girmektedir.

Bir Bitcoin madencilik şirketi de Ethereum'a yatırım yapıyor, 300,000'den fazla ETH tutuyor ve mevcut fiyatlara göre değeri 1 milyar dolardan fazla. Şirketin başkanı Tom Lee, Wall Street'in deneyimli bir ismi, daha büyük bir hedefe sahip:

"Hedeflerimizi istikrarlı bir şekilde ilerletiyoruz, toplam Ethereum arzının %5'ini satın almayı ve stake etmeyi planlıyoruz." Şu anda, bu iki şirketin sahip olduğu toplam Ethereum miktarı Ethereum Vakfı'nı geçmiştir.

Genel olarak, Ethereum rezerv varlık şirketleri ile ETF'nin fon akışları, kurumların Ethereum'u bir altyapı katmanı olarak yatırım güveni olarak gördüğünü ve bu güvenin giderek arttığını yansıtıyor.

Bir tanınmış yatırım şirketi, yakın zamanda bir kripto para borsa platformu ve bir oyun şirketindeki büyük pozisyonlarını azalttı, bunun yerine yukarıda belirtilen madencilik şirketine yatırımlarını artırdı ve yatırım tutarı 182 milyon dolara ulaştı. Bu yatırım şirketi, daha önce Ethereum'a olan yatırım açığını yeterince değerlendirmemişti ve üç ana ETF'yi yeniden yapılandırarak portföyündeki %1.5'lik oranı bu madencilik şirketine tahsis etti.

Milyarder Peter Thiel de şirketin %9,1 hissesine sahiptir.

Mevcut şirketlerin birleşmesiyle kurulan yeni şirket Ether Machine, kurumsal yatırımcılara Ethereum altyapısına ve Eter kazançlarına erişim sağlayacak profesyonel bir ticaret platformu oluşturacak.

Şirket, bir blockchain şirketinin eski yönetim kurulu üyesi ve sorumlu Andrew Keys ile şirketin eski yöneticisi ve şu anki Ether Machine CEO'su David Merin tarafından ortaklaşa kurulmuştur. Birleşmenin ardından, Ether Machine Nasdaq'ta halka açılmayı planlıyor ve o zaman 400,000'den fazla ETH'ye sahip olacak, bu da 1.5 milyar dolardan fazla bir değere denk geliyor.

Son birkaç ayda ne gibi değişiklikler oldu? Ethereum Vakfı'nın son zamanlardaki liderlik değişiklikleri muhtemelen bunlardan biridir.

2025 yılı Nisan ayı sonunda, Ethereum Vakfı yönetiminde bir değişiklik yaptı ve yönetim kurulu ile yönetim katını ayırdı. Yeni yönetim, üç temel önceliği belirledi: Ethereum temel katmanını genişletmek, Layer2 Rollup'u (ikinci katman ölçeklendirme çözümü) optimize etmek ve kullanıcı deneyimini artırmak.

Ethereum'un pratik değeri ve getiri potansiyeli, onu yatırımcılar için son derece çekici bir varlık haline getiriyor.

Şu anda, ABD'de stake ödülleri sunan bir ETF yok, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) henüz onay vermedi. Eğer Ethereum ETF'si sonunda stake işlevini sunabilirse, ETH, kurumsal portföylerde "dijital tahvil" haline gelebilir.

Desteklenen staking ETF'leri, %3-%5 oranında yerel getiri sağlayabilir. Mevcut 19.6 milyar dolarlık Ethereum pozisyonuna göre, ortalama %4'lük bir getiri oranıyla, ETF ihraççıları 750 milyon dolardan fazla staking geliri elde edebilir.

Büyük bir varlık yönetim şirketi, staking içeren ürün yapılarını araştırmaya başladı. Şirketin sunduğu 19b-4 revizyon dosyasında, staking'in "regülasyon onayı bekleyen potansiyel bir gelecek işlevi" olduğu açıkça belirtiliyor ve pazar merakla bekliyor.

Uzmanlar, Ethereum ETF'sinin staking işlevinin bu yılın dördüncü çeyreğinde onaylanmasını bekliyor.

Birçok yatırımcı için, staking "yüzeysel tahsis" ile "derin katılım" arasındaki ana fark olabilir. Uygun yatırım araçları aracılığıyla elde edilen pasif gelir, emeklilik fonları, bağış fonları ve egemen zenginlik fonlarını çekebilir.

Geçen yıl Ethereum ETF'sinin lansmanında bir piyasa yapıcı ve ticaret şirketinin yayınladığı raporda, staking mekanizmasının eksikliğinin büyük bir zayıflık olduğu ve bunun "Ethereum'un ETF taşıyıcısı olarak cazibesini zayıflatabileceği" belirtilmişti.

Eğer makro çevrede bir değişim olursa, örneğin faizlerin düşmesi, enflasyonun istikrar kazanması veya sermayenin daha yüksek getiriler araması durumunda, Ethereum son derece rekabetçi bir seçenek haline gelecektir: hem arzda deflasyonist kıtlık, hem staking ile elde edilen getiriler, hem de ETF ve saklama kurumları aracılığıyla sağlanan erişilebilirlik sunmaktadır.

Ethereum fiyatı, kurumsal etkinliklerle bir ilişki göstermeye başladı. Fiyatın daha fazla bir sıçrama yapması, piyasa iyimserliğini tetikleyebilir ve daha fazla sermaye girişi çekebilir. Her neyse, uzun bir sessizlikten sonra, Ethereum'un evrimi hem bireysel yatırımcılar hem de kurumlar tarafından memnuniyetle karşılanacaktır.

Son iki haftada, Ethereum fiyatı %50'den fazla artarak 2025'in yeni zirvesini gördü; son üç ayda toplam artış %150'ye ulaştı.

ETF yeni paylar ihraç ettiğinde, ETH satın alınması gerekmektedir, bu da arzı kilitler. Piyasada dolaşan ETH miktarının azalması, fiyat üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturacaktır.

Ethereum rezerv varlık şirketinin de ETH'yi kararlılıkla tutması bekleniyor. Kayıtlı yatırım danışmanları (RIA), varlık yönetim kuruluşları ve halka açık şirketler genellikle kısa vadeli kazanç peşinde koşmazlar, nadiren panik satışları yaparlar.

Rezerv varlık inşaatçıları ETH'yi programlanabilir teminat olarak konumlandırıyor. Bu, gelir üretebilen, güvenlik sağlayan ve istikrarlı bir varlık.

Ayrıca, makro arka plan da olumlu bir görünüm sergiliyor: "GENIUS Yasası" yakın zamanda imzalandı ve yürürlüğe girdi, stabil coinleri dijital nakit olarak yasallaştırdı. Ethereum, %50 pazar payına sahip önde gelen ağ olarak en büyük kazanan olacak.

Peki, gelecek nasıl gelişecek?

SEC, ETF stake fonksiyonunu onayladığında, kurumsal ilginin artması bekleniyor. Daha fazla şirket, stake fonksiyonu nedeniyle Ethereum rezerv varlıkları oluşturabilir, büyük varlık yönetim kuruluşları da Ethereum'a yatırımlarını artırabilir.

Geleneksel yatırımcılar için bu anda, Ethereum'un iki güçlü likidite kanalına sahip olduğunu fark edebilirler - ETF ve rezerv varlık. Her ikisi de arzı kilitlerken, Ethereum'un etkisini geleneksel ekonomi alanına genişletiyor.

Bitcoin ile Ethereum'un rezerv varlıkları ve ETF'lerini doğrudan karşılaştıranlar, aslında temel farkı göz ardı ediyorlar:

Bitcoin, değer saklama aracı olarak görülmektedir ve makro stratejilerde "dijital altın" olarak adlandırılmaktadır; oysa Ethereum, pratik bir kullanım ile donatılmıştır. Fon ihraççıları ve rezerv varlık oluşturucuları, ETH'yi alıp destekleyerek onun ek değerine önem vermektedir: staking ödülleri, altyapı çerçevesi ve finansal uygulamalar için programlanabilir katman olarak.

Bitcoin, "tutma" varlığıdır, Ethereum ise "uygulama" ağıdır.